Bu hafta görüldüğü üzere yapmış olduğum tahminlerde pek başarılı olamadım. Gerçi "Süper!" Ligimizde hakem hataları maçlara tahminlerin ötesinde etki etmiş olsa da benim gibi iş bahis olunca tamamen duygusallıktan uzak olan biri için bile baya sinir bozucuydu. Herneyse hakem "hataları!" bu ülkede hep olucak ve hep "ezik" takım için cereyan edecektir.
Benim aslında kafamı kurcalayan Beşiktaş Erkek Basketbol takımının fenere karşı aldığı mağlubiyet. Hani adamlar bizi, bizim onları ezdiğimiz gibi büyük bir farkla yenmediler, maçın 3. çeyreğinde dış atışlarda acaip ballıydılar ve play-off'ta karşımıza çıkarlarsa s.s. şeklinde onları play-off dışına atarız ama takımda ki isteksizlik ve bunun maça yansıması olası bir play-off eşleşmesinde hem 1-0 önde başlama avantajını yitirtti, hem de ezikleri yenme zevkinden bizi mahrum etti. Neyse o kadar önemli değil özünde. Bu sene hiç bir şeye güvenmediğim kadar çok güveniyorum takımıma, Ergin Ataman Hocama, Sinan Güler'e, Shumpert'e, Apadoca'ya, Nicevic'e, Kaya Peker'e.. Onlardan başarılar, kupalar değil sadece ruhumuzla oynamalarını istiyorum ve bekliyorum.. Uzun zamandır futbol takımından, yönetimden görmediğim Beşiktaşlılığı görmek istiyorum o kadar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder